22 Eylül 2016 Perşembe

KARAMELLİ MISIR

Sonbahar gelipte ayağıma çorap, sırtıma da hırka giymeye başladım mı, yaşam da farklılaşır benim için. Sıcak havalarda dışardan içeriye girmeyen şahsım, havaların serinlemesiyle birlikte uysal ve evcimen bir kişiye dönüşüverir hemen. Artık deniz, park, bahçe, diyet, spor, yüzme, gezme sezonu kapanmış; film, kitap, yazı, sıcak çikolata, sütlü tatlı, karamelli mısır, az hareket, bol düşünce, e az da kilo sezonu açılmıştır. Belki ben gibi düşünüp, ben gibi bu havalarda film izlemeyi sevenler vardır diye Meral'in tavsiyesi olarak size cıtır çıtır, damak zevkinize göre ayarlayabileceğınız ekşilik ve/veya tatlılıkta karamelli mısır patlakları tarifimi sunacağım bugün. Kesinlikle deneyin, pişman olmayacaksınız.
  • Önce mısırları patlatıp bir kenara koyun.
  • Sonra yapışmaz bir tencerede keyfinize ve patlattığınız mısırların miktarına göre biraz toz şekeri kısık ateşte karamelize edin. Karamel rengini yakaladığınızda bir parça tereyağı ve az miktarda limon suyu ekleyin.
  • Daha sonra tencerenin altını iyice kısarak patlatmış olduğunuz mısırları karamelli karısımla harmanlayın ve bir kenara alın.
  • Nihayetinde de soğuyarak kalıplaşmış olan karamelli mısır patlaklarınızı nazik hareketlerle harmanlayıp birbirinden ayırın. AFİYET OLSUN
Şimdi de benim gibi yapın!
Kendinize Fransız yazar Muriel Barbery'nin "L'élégance Du Hérisson-Kirpinin Zerafeti" isimli kitabından uyarlama, kitapla aynı adı taşıyan, 2009 yılı yapımı ve ülkemizde nedenini anlayamadığım bir şekilde " Yaşamaya Değer" adıyla gösterime giren filmi açın. Dünyayı sessize, mısırlarınızı dizinize, çayınızı da elinize alın ve dalın!
Filmin muhteşem repliklerine...
"Birgün öleceğiz!
Ama öleceğiz diye kuru bir sebze gibi çürümeyi beklememeliyiz.
Önemli olan ölüm bize geldiğinde ne yapıyor olduğumuz. Mesela bazıları Namaçi'de Everestin zirvesine tırmanırken ölür. Eğer hayatını bir akvaryumun içinde yaşarsan, sonun plastik bir poşete girmek olur.
Ben akvaryumda yaşayan bir balık olmayacağım!"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder